...

 Yüzünü Yitiren Şehir

...
 14 yaş ve üzeri seyircilerimizin izlemesi tavsiye edilir.
AÇIKLAMA
SİVAS KARA BİR DUMANDIR,
KARANLIK AYDINLIĞI YAKTIĞINDAN BU YANA...
1993 yılının 2 Temmuz’unda Sivas Madımak Oteli’nde 33
canımızı kaybettik…..
İnsanlarımızı diri diri yaktılar
Kimi yanarak öldü, kimi arkadaşının bedeni yanarken
çıkan dumandan boğularak...
Unutmamak zorundayız
Karanlığın aydınlığı yaktığı Madımak unutulmamalı...
O günleri yaşamış Haldun Açıksözlü’nün “Yüzünü
Yitiren Şehir” adlı anı-romanından bir tiyatro metni
oluşturduk. Madımak Katliamı’nın hikayesini öncesiyle
ve yaşananlarıyla dilimizin döndüğünce sahneye
taşımak istedik. Biliyoruz ki; tarih diyalektik bir
süreçtir ve tekerrürü değil ilerlemeyi gözetir. Bu
yüzden yazarın dediği gibi:
“Geleceğimizi yaratmak için geçmişimizi yazmak
zorundayız.”
Unutmamak için, Unutulmaması için...

Bir otelin resepsiyonundayız...
Sivas katliamına tanıklık etmiş yazar ve tiyatrocu Haldun
Açıksözlü ile onun 3 Temmuz 1993’de yani Madımak Katliamı’ndan
hemen sonra yarattığı şizofreni Haldun karakteri otele
gelirler. Otelde resepsiyonda çalışan Ebru ile tanışır ve
otelde gece resepsiyon işine bakmak için geldiğini söyler.
Otel yeğenine aittir ve geceleri yazmanın yalnızlığına
ulaşabilecek en iyi iş bir otelde gece bekçiliğidir. Kitabı
neden yazacağına odasında şizofrenisiyle beraber karar
vermiştir.
“Geçmişimizi, geleceğimizi yaratmak için yazıyoruz.”
İkinci Sekansta otelde yazacaklarını ses kaydına almaya
başlar. Anlatım boyunca otele müşteriler gelecek, müşteriler
seyirciler arasından seçilecektir. Birinci perde bitmeden 1
Temmuz 1993’de olan olayları anlatmaya başlamıştır. 1
Temmuz’dan 2 Temmuz’a geçmek zordur. Yazmak detaycılıktır ve
katliamların detayları, orada olanların canını daha çok
acıtmaktadır.
Perde Arası...
Üçüncü sekansta 2 temmuz’a geçilmiştir. Olayların nasıl
başladığı, kimlerin nelerden tahrik(!) olduğu konusuna
değinilmektedir. Belgeler barkovizyona yansıtılmakta ve
katliamın ipuçları bu belgelerin ışığında aydınlanmaktadır.
Madımak katliamından önce kültür merkezini ve hükümet binasına
saldıran tahrik olan kalabalık engellenebilir miydi? Aslında
Pir Sultan Şenlikleri başlamadan basılan ve dağıtılan
bildiriler, Cuma namazı sonrası kitleleri daha çok tahrik
edecektir. Bizim “kırmızı pazartesi”miz 1993 yılında Sivas’ta
da Cuma gününe denk gelmişti.
Dördüncü sekansta katliam sırasında yaşananlar ve
katliamın acıları hem barkovizyona yansıtılıyor, hem de otel
dışında olanların katliam sırasında neler yaptığına
değiniliyor. Diri diri yakılan, yanmayıp arkadaşlarının
yangınında boğulan insanların öyküsüdür aslında anlatmak
istediğimiz.

Bu etkinlik için Seans bulunamadı

 Etkinlik Mekan
{{oevent.EVENT_CITY}}
{{oevent.dayInt}}
{{oevent.month}}
{{oevent.dayTxt}}
{{otherEvent.DESCRIPTION}}
 Satışta {{seans_status[$index].seanslar[seans_status[$index].seans_type][0].info}}
{{seans_status[$index].seanslar[seans_status[$index].seans_type][0].info}}
Biletler Tükendi
{{seans_status[$index].difference}} Seans Tükendi
{{seans_status[$index].total - seans_status[$index].difference}} Seans Açık
{{seans_status[$index].seanslar.onsale[0].info}}
{{oevent.EVENT_LINES.name}}
{{oevent.EVENT_LINES.salon.name}}
  {{seans_status[$index].seanslar[seans_status[$index].seans_type][0].seans}}
{{seans_status[$index].total-seans_status[$index].difference}} Seans